İçindekiler
1. REKABET KURULU’NUN SORUŞTURMA AŞAMASINDA DELİLLERİ TOPLAMA YETKİSİ Gİrİş
Günümüz dünyasında rekabetin sağlanması ve korunması, ekonomik büyüme ve tüketici refahının teminatı olarak önemli bir rol oynamaktadır. Rekabetin sağlıklı bir şekilde işlemesi, piyasalardaki oyuncuların adil koşullar altında faaliyet göstermesine olanak tanırken tüketicilere de çeşitli ve uygun fiyatlı ürün ve hizmetler sunmaktadır. Bu nedenle, birçok ülke rekabeti düzenlemek ve rekabeti engelleyici davranışları tespit etmek amacıyla rekabet hukuku mevzuatı oluşturmakta ve uygulamaktadır.
Türkiye’de ise 4054 Sayılı Rekabetin Korunması Hakkında Kanun (“Kanun”) çerçevesinde Rekabet Kurumu (“Kurum”), mal ve hizmet piyasalarının serbest ve sağlıklı bir rekabet ortamı içinde teşekkülünün ve gelişmesinin temini ile bu Kanun’un uygulanmasını gözetmek ve Kanun’un kendisine verdiği görevleri yerine getirmek üzere kurulmuştur.[1] Rekabet Kurulu (“Kurul”) da Kurum’un karar organı olup Kanun ile kendisine verilen görevleri yerine getirmekle yükümlüdür.
2.Kurul’un İnceleme ve Araştırmalarında Usul
Teşebbüs veya teşebbüs birliklerinin rekabet ihlalleri ihbar, şikâyet ya da Bakanlığın talebi üzerine veya resen Kurum'a intikal etmektedir. Bunun üzerine Kurul, Kanun’da belirtilen usullere göre gereken işlemleri yapmak üzere harekete geçerek inceleme başlatır.
2.1. Önaraştırma Evresi
Kanun’un 40. maddesine göre, “Kurul, resen veya kendisine intikal eden başvurular üzerine doğrudan soruşturma açılmasına ya da soruşturma açılmasına gerek olup olmadığının tespiti için önaraştırma yapılmasına karar verir.” Bu hükme göre, resen veya gelen başvurular üzerine Kurul tarafından önaraştırma veya doğrudan soruşturma kararı alınabilir. Soruşturma açılabilmesi için önce önaraştırma yapılması şart olmayıp Kurul, bu konuda bağımsız karar verme yetkisine sahiptir.
Önaraştırma yapılmasına karar verildiği takdirde, görevlendirilen raportörler tarafından hazırlanan önaraştırma raporu otuz gün içerisinde Kurul’a yazılı olarak sunulur. Önaraştırma raporunun teslimini takip eden on gün içinde Kurul, soruşturma açılmasına veya açılmamasına karar vermek üzere toplanır. Kurul’un soruşturma açılmamasına dair verdiği kararlara karşı yargı yolu açıktır.
2.2. Soruşturma Evresi
Kurul, soruşturma yapılmasına karar verdiği takdirde altı aylık soruşturma süreci başlamış olur. Kanun’un 43. maddesine göre, soruşturma en geç altı ay içinde tamamlanır. Fakat, gerekli görüldüğü hallerde bir kereye mahsus olmak üzere altı aya kadar ek süre verilebilir. Böylelikle, soruşturma aşaması en geç bir yıl içinde tamamlanmış olur.
Kurul, ilgili taraflara, soruşturmaya başlanması kararının verildiği tarihten itibaren on beş gün içinde bildirimde bulunur. Bu bildirimde iddiaların türü ve niteliği hakkında yeterli bilgi yer almalıdır. Yapılan soruşturma bildirimi ile tarafların ilk yazılı savunmalarının otuz gün içinde gönderilmesi istenir.
Hazırlanan soruşturma raporu, Kurul’un soruşturma açılması kararından sonraki altı ay içinde hakkında soruşturma açılan taraflara tebliğ edilir. Yukarıda da belirtildiği gibi, gerekirse soruşturma süreci altı aya kadar uzatılabilir. Soruşturma raporunda taraflar hakkındaki iddialara ve görevlendirilen raportörlerin topladığı delillere yer verilir.
3. Kurul’un Delİlleri Toplama Yetkİsİ
Kanun’un 44. maddesine göre, Kurul adına hareket eden ve Kurul tarafından belirlenip görevlendirilen raportörlerden oluşan bir heyet, soruşturma safhasında Kanun ile hüküm altına alınmış olan bilgi isteme ve yerinde inceleme yetkilerini kullanabilir. Bu hüküm ile soruşturma aşamasında Kurul tarafından görevlendirilen heyete, bilgi isteme ve yerinde inceleme yapma yetkileri verilmiştir.
3.1. Bilgi İsteme
Bilgi isteme yetkisi, Kanun’un 14. maddesinde düzenlenmiştir. Hükme göre, “Kurul, bu Kanunun kendisine verdiği görevleri yerine getirirken, gerekli gördüğü her türlü bilgiyi tüm kamu kurum ve kuruluşlarından, teşebbüslerden ve teşebbüs birliklerinden isteyebilir.”
Kurul’un bilgi isteme yetkisini kullanmasındaki amaç, Kanun ile verilen görevlerin ifası sırasında gereksinim duyulan bilgilerin muhataplardan temini ile dosya konusu iddialarda somut gerçeklerin aydınlatılmasını sağlamaktır.
Kanun’un 44. maddesinin devamında, “Kurulun soruşturma safhasında, bu Kanunu ihlal ettiği iddia edilen kişi veya kişiler, kararı etkileyebilecek her türlü bilgi ve delili her zaman Kurula sunabilirler.” hükmü yer almaktadır. Bu düzenlemeye göre, soruşturma evresinde dosya konusu iddiaların muhatapları kararı etkileyebilecek her türlü bilgiyi Kurul’a sunma hakkına sahiptirler.
Kanun’un 14. maddesinin lafzından da anlaşıldığı gibi Kurul, bu yetkisini kullanırken hakkında soruşturma açılan taraflarla sınırlı değildir. Kurum’a intikal eden işlemle ya da soruşturmayla ilgili olarak diğer kişilere de bilgi isteme talebi yöneltilebilir. Bu talebin muhatapları, istenen bilgileri doğru ve eksiksiz şekilde ve Kurul’un belirleyeceği süre içinde vermek zorundadır.[2] Aksi takdirde, eksik, yanlış ya da yanıltıcı bilgi veya belge veren ya da bilgi veya belgeyi belirlenen süre içinde ya da hiç vermeyen kişiler hakkında Kurul tarafından idari para cezasına hükmedilebilir.[3]
Belirtilmelidir ki, Kurul’un bilgi isteme ve yerinde inceleme yapma yetkileri soruşturma aşaması ile sınırlı değildir; nihai kararın verilmesinden sonraki süreçte veya inceleme evresinde de Kurul’un bu yetkilerini kullanması söz konusu olabilmektedir.[4]
Kurul’un isteyebileceği bilgiler, dosya konusu iddia ile ilgili “gerekli” olan bilgilerdir. Dolayısıyla, konu ile ilgisi bulunmayan bilgilerin Kurul tarafından istenebilmesi mümkün değildir. İstendiği takdirde ise muhatabın bu tür bilgiyi Kurul’a verme zorunluluğu bulunmamaktadır. Fakat, Kurul tarafından istenen bilginin gerekli olmadığından dolayı muhatap tarafından cevapsız bırakıldığı durumda idari para cezasına hükmedilirse söz konusu yaptırıma karşı idare mahkemesinde iptal davası açılabilecektir.[5]
3.2. Yerinde İnceleme
Yerinde inceleme yetkisi, Kanun’un 15. maddesinde düzenlenmiştir. Hükme göre, “Kurul, bu Kanunun kendisine verdiği görevleri yerine getirirken gerekli gördüğü hallerde, teşebbüs ve teşebbüs birliklerinde incelemelerde bulunabilir.” Bu düzenleme ile Kurul’a, gerekli gördüğü hallerde teşebbüs ve teşebbüs birliklerinde yerinde inceleme yapma yetkisi verilmiştir.
Bu hüküm, Kurul emrinde çalışan uzmanlara yerinde inceleme kapsamında aşağıdakileri yapma yetkisi verir:
Ø Teşebbüslerin veya teşebbüs birliklerinin defterlerini, fiziki ve elektronik ortam ile bilişim sistemlerinde tutulan her türlü verilerini ve belgelerini inceleyebilme, bunların kopyalarını ve fiziki örneklerini alabilme,
Ø Belirli konularda yazılı veya sözlü açıklama isteyebilme,
Ø Teşebbüslerin her türlü mal varlığına ilişkin mahallinde incelemeler yapabilme.
Kurul emrinde çalışan uzmanlar, yerinde incelemeye giderken yanlarında incelemenin konusunu, amacını ve yanlış bilgi verilmesi halinde idari para cezası uygulanacağını gösteren bir yetki belgesi bulundururlar.[6] Yerinde incelemenin konusu ve amacı bu yetki belgesinde açıkça belirtilmelidir. Çünkü, incelemeyi yapacak olan uzmanların yetkisi, yetki belgesinde belirtilen kapsam ile sınırlıdır.
Yerinde incelemelerin gerçekleştirilmesi özel şartlara tabi tutulmalıdır. Bu şartlar arasında, yeterli bir ihlal şüphesinin varlığı ve yerinde incelemenin amacının önceden net bir şekilde belirlenmiş olması bulunmalıdır. Bu önceden belirlenmiş şartlar, yetkililerin keyfi ve orantısız müdahalelerine karşı temel bir güvence sağlayacaktır. Aksi halde, teşebbüslerin temel hak ve özgürlükleri ihlal edilerek elde edilen delillerin hukuka aykırı olacağı unutulmamalıdır.[7]
Yerinde inceleme yapma yetkisi ile Kurul’a herhangi bir yargı kararı olmadan incelemede bulunma imkânı verilmektedir. Fakat, her ne kadar yerinde inceleme yapmak için bir yargı kararına ihtiyaç duyulmasa da teşebbüsün, yerinde inceleme yapılmasına engel olması halinde uzmanlar incelenen teşebbüsün iş yerine zorla giremeyecektir. Kanun’un 15. maddesinin son fıkrasına göre, “Yerinde incelemenin engellenmesi veya engellenme olasılığının bulunması durumunda sulh ceza hâkimi kararı ile yerinde inceleme yapılır.” Bu durumda, teşebbüs hakkında yerinde inceleme yapılabilmesi için bir yargı kararına ihtiyaç duyulacaktır. Ayrıca, ilgili teşebbüs hakkında yerinde incelemeyi engellediği veya zorlaştırdığı gerekçesiyle idari para cezasına hükmedilecektir.[8]
4. Sonuç
REKABET KURULU’NUN SORUŞTURMA AŞAMASINDA, bilgi isteme ve yerince inceleme yapma yetkileri ile Kurul, rekabet ihlallerini tespit etmek, kanıtlamak ve ihlalde bulunan teşebbüsleri hakkaniyetli bir şekilde cezalandırmak için gereken adımları atar. Kurul’un bu yetkilerini kullanabilmesi, yukarıda da belirtildiği gibi, hem önaraştırma hem de soruşturma aşamasında mümkündür. Ancak, bu yetkilerin kullanımıyla beraber bireylerin ve teşebbüslerin haklarına saygı gösterilmesi, hukuki süreçlerin şeffaf bir şekilde yürütülmesi büyük önem taşımaktadır. Kurul’un bu yetkisini etkili ve dengeli bir şekilde kullanması, teşebbüslerin adil koşullarda faaliyet göstermesine olanak sağlayacaktır.
F. Şimal KUNCAN
Stajyer Avukat
KAYNAKÇA
[1] 4054 Sayılı RKHK m. 20/1
[2] 4054 Sayılı RKHK m. 14/2
[3] 4054 Sayılı RKHK m. 16/1(c)
[4] Gürkaynak, G., Rekabet Hukuku, Ankara: Seçkin Yayıncılık, 2022.
[5] Gürs Karaçadır, B., Rekabet Kurulu'nun ve Avrupa Toplulukları Komisyonu'nun Bilgi İsteme ve Yerinde İnceleme Yetkileri, Yayımlanmış Yüksek Lisans Tezi, Ankara: Çankaya Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2013.
[6] 4054 Sayılı RKHK m. 15/2
[7] Yalçın, A., AB ve Türk Rekabet Hukukunda Hukuka Aykırı Delillerin Kabul Edilebilirliği, Rekabet Kurumu Uzmanlık Tezi, Ankara, 2022.
[8] 4054 Sayılı RKHK m. 16/1(d) 4054 Sayılı RKHK m. 16/2: “Yerinde incelemenin mahkeme kararı ile gerçekleştirilmesi, yerinde incelemenin engellenmesi ve zorlaştırılmasına ilişkin olarak bu Kanunda öngörülen idarî para cezasının uygulanmasını engellemez.”.
Comentarios