top of page
Stj. Avukat Şimal KUNCAN

Rekabet Hukukunda Kartel Anlaşmaları

Güncelleme tarihi: 3 Eki 2023


Rekabet Hukukunda Kartel Anlaşmaları

İçindekiler


1. Rekabet Hukukunda Kartel Anlaşmaları ve Kartelin Tanımı


Kartel kavramı, Kartellerin Ortaya Çıkarılması Amacıyla Aktif İşbirliği Yapılmasına Dair Yönetmeliği’nin (“Pişmanlık Yönetmeliği”) “Tanımlar” başlıklı 3. maddesinde; fiyat tespiti, müşterilerin, sağlayıcıların, bölgelerin ya da ticaret kanallarının paylaşılması, arz miktarının kısıtlanması veya kotalar konması, ihalelerde danışıklı hareket konularında, rakipler arasında gerçekleşen, rekabeti sınırlayıcı anlaşma ve/veya uyumlu eylemler olarak tanımlanmıştır. Küresel çapta rekabet otoritelerine hakim olan anlayış, kartellerin hukuk düzenlerinin tümü açısından en ciddi rekabet ihlalleri olarak kabul edilmesi gerektiği yönündedir.


4054 sayılı Rekabetin Korunması Hakkında Kanun’un (“4054 Sayılı Kanun”) 4. maddesine göre, belirli bir mal veya hizmet piyasasında doğrudan veya dolaylı olarak rekabeti engelleme, bozma ya da kısıtlama amacını taşıyan veya bu etkiyi doğuran yahut doğurabilecek nitelikte olan teşebbüsler arası anlaşmalar, uyumlu eylemler ve teşebbüs birliklerinin bu tür karar ve eylemleri hukuka aykırı ve yasaktır. Karteller de iktisadi etkinliğin sağlanmasını öngören sürecin (rekabetin) gerçekleşmesini engellemek amacıyla yapıldıkları için Kanun tarafından yasaklanmaktadır.


Pişmanlık Yönetmeliği’ndeki kartel tanımında işletmeler arasında hangi hareketlerin kartel teşkil edeceği belirtilmiştir. Buna göre rakip teşebbüslerin fiyat tespiti, pazar paylaşımı, arz miktarının kontrolü ve ihalelerde danışıklı hareket konularında yaptıkları rekabeti ihlal edici nitelik gösteren anlaşma veya uyumlu eylemler dışındaki davranışları kartel olarak nitelendirilemeyecektir. Ancak bu durum, tanımda belirtilen dört grup eylemin geniş yorumlanmasına engel değildir.


Tanımda belirtilen davranışların rakip teşebbüsler arasında nasıl kararlaştırılabileceğine örnek olarak şu haller gösterilebilir:


a. Fiyat Tespiti: Fiyatları artırmak, fiyatları sabitlemek, asgari fiyat belirlemek.

b. Pazar Paylaşımı: Ürünleri belirli bölgelere, sağlayıcılara veya müşterilere satarak rakipleri pazar dışına itmek.

c. Arz Miktarının Kontrolü: Üretimi sınırlamak, fiyat düşüşünü önlemek.

d. İhalelerde Danışıklı Hareket: İhale sonucunda işi kazanan teklif sahibinin önceden kararlaştırılması, sembolik fiyat teklifi, pazar tahsisi.


Pişmanlık Yönetmeliği’ndeki kartel tanımında dikkat çekmesi gereken bir diğer husus ise kartellerin bağımsız teşebbüsler arasında ortaya çıkması gerektiğidir. 1 Kartel, teşebbüslerin birbirleriyle rekabet etmek yerine birlikte hareket etmeyi tercih ettiklerinde oluşan bir rekabet ihlalidir. Dolayısıyla birlikte hareket eden işletmeler aynı şirkete ait ise bu durum bir kartel oluşturmayacaktır.


2. Rekabeti Sınırlama Amacı (Per se Yasak)


Rekabet hukukunda per se doktrini, teşebbüsler arası iş birliği halinin herhangi bir piyasa araştırması yapılmadan ve tarafların haklı sebep savunmaları dikkate alınmadan doğrudan hukuka aykırı kabul edilmesi olarak tanımlanabilir. 2 Per se kurallar, doğası gereği zararlı ve etkileri açıkça rekabete aykırı olan davranışları hukuka uygun saymamak üzere benimsenmiştir. 3 Bir davranışın rekabet ihlali sayılabilmesi için rekabeti sınırlama amacı taşıması yeterlidir; söz konusu davranışın pazarda meydana getirdiği mevcut veya potansiyel etkilere bakılmaz.


Teşebbüsler arası rekabeti sınırlama amacının saptandığı bir durumda, hukuka aykırılık per se doktrini ile tespit edilir. Nitekim, Rekabet Kurulu (“Kurul”) bu durumu “Bir anlaşmada, rekabeti sınırlama amacı açıksa, anlaşmanın kendisi veya en azından rekabeti bozucu hükümleri, “per se” bir rekabet ihlali oluşturur. Bu durumda anlaşmanın rekabet üzerindeki etkilerinin incelenmesine gerek yoktur.” şeklinde ifade etmektedir.


Rakip teşebbüslerin aralarında kartel oluşturması durumunda söz konusu bu kartelin varlığının ortaya çıkarılması yeterli olacaktır; piyasada herhangi bir zarara yol açıldığının veya rekabetin azaldığının ispatlanmasına gerek yoktur. Buna bağlı olarak, teşebbüsler örneğin pazar paylarının düşük olduğunu veya ülke genelinde ekonomik kriz yaşandığını veyahut fiyatların makul olduğunu iddia ederek rekabete aykırı davranmadıklarını ileri süremeyeceklerdir.


3. Kartellerin Meydana Getirdiği Zararlar


Rakip teşebbüslerin kartel oluşturma iradelerinin varlığı yeterli olup rekabeti kısıtlama amacı taşımaları gerekmez. Rekabet hukuku bağlamında bu anlayışın hakim olması, kartellerin meydana getirdiği zararların telafisinin çok zor olmasından kaynaklıdır.


Kartelleşme, üye teşebbüslere göre rakipleriyle rekabet etmekten daha kazançlıdır. 4 Bu durum kartel üyelerinin refahında artışa yol açarken tüketici refahında ve dolayısıyla toplumsal refahta azalmaya neden olmaktadır. Karteller, fiyatlarda artış yaparak piyasayı altüst etmeleri durumunda tüketicilere ve topluma zarar vermektedirler. Bu durum karşısında tüketiciler ya o malı hiç satın alamazlar ya da aynı malı daha yüksek bir fiyattan satın almak zorunda kalırlar.


Rekabet hukukunda kartel anlaşmaları, sadece rekabeti kısıtlamakla kalmayıp aynı zamanda üyelerinin üzerindeki maliyetleri azaltma ve yenilik yapma baskısını azaltarak çeşitli iktisadi, sosyal, kültürel ve siyasal sorunlara yol açabilirler. Bu bağlamda enflasyon artışı, etkinliğin düşüşü, hukuk kurallarına uygun rekabet etmek isteyen işletmelerin zarar görmesi, daha kaliteli ürünün, daha az fiyatla, daha çok kişi tarafından satın alınamaması nedeniyle oluşan sosyal problemler, girişimcilikte azalma ve serbest piyasa ekonomisine olan güvenin sarsılması kartellerin meydana getirdiği diğer zararlar olarak sayılabilir. 5


4. Kurul Kararlarından Kartel Örnekleri


4.1. Fiyat Karteli


Rekabet Kurulu’nun 06.04.2012 tarih ve 12-17/499-140 sayılı kararı, Doğu Anadolu ve Güneydoğu Anadolu bölgeleri ile Adana ve Doğu Karadeniz bölümlerinde faaliyet gösteren on çimento üreticisinin 4054 sayılı Kanun’un 4. maddesini ihlal edip etmekleri iddiasını konu edinmektedir. Açılan soruşturma neticesinde teşebbüslerin çimentoya zam yapma konusunda bir görüş birliğine vardıkları anlaşılmış ve takip eden günlerde çimento fiyatlarında artışlar görülmüştür. Kurul tarafından alınan kararda teşebbüslerin 4054 sayılı Kanun’un 4. maddesini ihlal ettikleri sonucuna ulaşılmış ve taraflara yaklaşık 50 milyon TL idari para cezası verilmiştir. 6


4.2. Üretim Karteli


Rekabet Kurulu’nun 25.11.2009 tarih ve 09-57/1393-362 sayılı kararı, piliç eti sektöründe faaliyet gösteren yirmi yedi teşebbüs hakkındadır. Yapılan incelemelerde söz konusu teşebbüslerin piliç eti fiyatlarını tespit ettikleri ve üretim miktarını kıstıkları konularında anlaşmaya vardıkları saptanmıştır. Ek olarak, piliç eti üreticilerinin bir araya gelerek gelecek aylarda üretecekleri beyaz et miktarını belirledikleri ve birlik tarafından yapılan denetlemelerle bu miktarların uygun şekilde üretilip üretilmediğinin kontrolünü yaptıkları tespit edilmiştir. Kurul tarafından alınan kararla teşebbüslerin davranışlarının Kanun’u ihlal ettikleri belirtilmiş, teşebbüslere yaklaşık 28 milyon TL, ihlalde belirleyici etkisi bulunan teşebbüs yetkilisine de idari para cezası verilmesi kararlaştırılmıştır. 7


4.3. İhale Karteli


Rekabet Kurulu’nun 26.05.2006 tarih ve 06-36/464-126 sayılı kararı, Başbakanlık Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışmayı Teşvik Fonu tarafından ilköğretim okullarına süt temini ve dağıtımına yönelik olarak açılan ihaleye katılan teşebbüslerin danışıklı fiyat teklifinde bulunmak suretiyle toplam ihale miktarı ve bedelini aralarında eşit şekilde paylaştıklarına ilişkindir. Yapılan tespitler sonucunda teşebbüslerin bu davranışının bir anlaşmaya vardıklarını gösterir nitelikte olduğu saptanmış ve Rekabet Kurulu tarafından söz konusu teşebbüslerin 4054 sayılı Kanun’un 4. maddesini ihlal ettiklerine karar verilmiştir. 8


5. Sonuç


Küresel ölçekte kartellere karşı mücadele veren rekabet hukuku otoriteleri, ulusal ve uluslararası ekonomik yapılara verdiği hasarları ortaya koyabilmek adına kartelleri rekabet hukuku alanındaki en büyük kötülük olarak nitelendirmektedir. Kartellerle olan başarılı mücadelelerin katlanarak artması tüketiciye ve nihai tahlilde toplum refahına fayda sağlayacaktır. Dolayısıyla, rekabet hukukunun öncelikli amacı kartellerin tespiti ve cezalandırılması olmalıdır.


F. Şimal KUNCAN

Stajyer Avukat


Kaynakça


1 ERGÜN, Aslı. “Rekabet Hukukunda Kartelleşmenin Hukuki Yaptırımları”, Yüksek Lisans Tezi, Ankara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Özel Hukuk Anabilim Dalı, 2019.


2 CANBOLAT, İrfan Uraz. “Rekabet Hukuku Açısından Anlaşma ve Uyumlu Eylem Ayrımı ve Hukuki Sonuçları”, Yüksek Lisans Tezi, İstanbul Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Özel Hukuk Anabilim Dalı, 2006.


3 Rekabet Kurumu. “Terimler Listesi / Per Se (Mutlak, Kesin)”. Erişim: 18 Mart 2023. https://www.rekabet.gov.tr/tr/Sayfa/yayinlar/rekabet-terimleri-sozlugu/terimler-listesi?icerik=55a98264-0d2b-41cd-ae00-9425a7624595


4 YAŞAR COŞKUN, Sevda. “Türk Rekabet Kurulu Kararları Işığında Pişmanlık Programının Uygulanması: Belirsizlikler Ve Tutarsızlıklar”. Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi XVIII (2014): 77-107


5 Rekabet Kurulu Kararı, Karar No: 18-09/180-85, Karar Tarihi: 29.03.2018


6 Rekabet Kurulu Kararı, Karar No: 12-17/499-140, Karar Tarihi: 06.04.2012


7 Rekabet Kurulu Kararı, Karar No: 09-57/1393-362, Karar Tarihi: 25.11.2009


8 Rekabet Kurulu Kararı, Karar No: 06-36/464-126, Karar Tarihi: 26.05.2006

36 görüntüleme0 yorum

Comments


bottom of page